19 Mart 2012 Pazartesi

Hangi ruh haline uygun kitap önerisi istersiniz?

Ruhuna Kitap, 12 Şubat 2012 tarihinde yayın hayatına başladı. Kısa sürede gerek blog gerekse Facebook sayfasından birçok kitap severe ulaştı, beğeni topladı. Bu şevkle biz de elimizden geleni yaptık, yapmaya da devam ediyoruz. Blogun sağ üst köşesinde bulunan mail adreslerimizden bizlere ulaşabilir, ruh halinizi belirterek kitap önerisi isteyebilirsiniz. Biz de böylece gelişigüzel olmaktan çıkıp, direkt sizlerin ruh haline uygun kitaplar tavsiye etmiş oluruz. Maillerinizi bekliyor, ilginizden dolayı çok teşekkür ediyoruz.

RuhunaKitap.com
Ümran Kio
Yağız Gönüler

Mitoloji: Doğmamış bir çocuğun anı defteri

Miitoloji belli bir kavime ait efsaneleri inceleyen bilim dalına verilen isim.

Celal Beydilli'nin siyah beyaz resimlerle canlandırılmış, Türk Mitolojisi Ansiklopedik Sözlüğü birbirinden ilginç mitolojik kahramanları tanıtıyor. Bugün ile bağlantı kurmak ise okuyucuya kalıyor.

Kitaptan Alıntılar:

Ad: Sayan Altay Türklerinde mitolojik inançlara göre de kainat adlandırma yoluyla yaratılmıştı. Her şey sağır ve sessizken yer ve gök diye bir şey yokken, baştan başa sularla kaplı sonu olmayan bu dünya, adlandırılarak ve başka bir deyişle anlamlandırılarak yaratılmıştı. Çünkü adı olmayan bir şeyin kendisi de yok sayılırdı. (Anadolu köylerinde hala bebeklerin doğduğunda kulaklarına üç kere isimleri fısıldanır.)

Markut: Anadolu' da geleneksel Türk kültürünün taşıyıcılarından olan yörük boyları arasında yaramazlık yapan çocuklaı korkutmak için uydurulan hayali bir varlıktır. (Markutlaştırılan dedeler, halalar, babalar... )

Bay: Türk etnik kültürel geleneğinde mitolojik objelerin ve varlıkların adlarında kutsallık içeriğini bir kısım. Örneğin Altay Sayan halkları arasında yapılan şaman törenlerinde ' Bay ' sözcüğü kutsallıkla ilişkiyi ifade eder. Ülgen ve onun oğulları gibi. En ulu ilahi varlıkların ve en güçlü şaman ruhlarının adlarıyla birlikte yer alır. (Bay ve bayan sözcükleri bugün de iş dünyasının hitap şeklidir...)

Ejderha: Türk halklarının kültüründe zaman zaman rastlanan ve rengarenk mitolojik görüşlerle bağlı olup doğa olaylarını sembolize eden şeytani varlık, kötü ruhlu bir motif.

Kozmos: Mitolojiye göre kosmos kaostan türemedir. Kaostan türemiş olan kozmos dağılır, kaosa dönüp ona gömülür. Tekrar ondan ayrılıp yenilenir sonra yine ona döner. Kaos her defasında kosmosun başlangıcı olmaya devam eder.

Kültüre ilgi duyan herkese...

Özgür Kayım

18 Mart 2012 Pazar

Yüzleşmekten korkanlara

Oyunlar gerçeğin en güzel yorumlarıdır. Bizim gerçek dediğimiz şey de bazı güçlükler yüzünden iyi oynanamayan oyunlardır.” diyor Oğuz Atay Tehlikeli Oyunlar kitabında. Hikmet geride bıraktığı evliliğini, geçmişindeki kadınları, gecekondudaki yeni hayatını sorguluyor. Bir oyun yazmak istiyor; izlenecek, sevilecek bir oyun. Ama hayatındaki oyunlardan arınamıyor, o içine düştükçe okuyucu da oyunların farkına varıyor.

Hayat bir oyun, tek gerçek diye bir şey yok. Hepimiz tehlikeli oyunlar oynamak istiyoruz aslında, ertesi gün uyanabilmek için minik oyunlar yaratıyoruz kendimize. Çünkü “gerçek, başkalarının bize dayatmaya çalıştığı bir ölçüdür. Birimi insandır.

Zaman hiçbir şeyi tek başına halledemez, bazı dönemlerde sorgulamak, yüzleşmek gerekir. Bu yüzleşmeye göğüs germenize yardımcı olacak sadık bir dost ararsanız Tehlikeli Oyunlar tam da size göre.

Hem bu süreçte yalnız olmadığınızı görüp fazla yaralanmadan çıkarsınız, hem de “Ben buradayım sevgili okur, sen neredesin?” diyen Oğuz Atay’a ölümünün 35. yılında da olsa “Biz de buradayız Usta” demiş olursunuz.

15 Mart 2012 Perşembe

Zarif şiir severlere

Şiir yazarken her "şiir yazan"ın feyz aldığı yahut idol benimsediği şairler vardır. Mesela benim için Necip Fazıl Kısakürek, Cahit Zarifoğlu, Sezai Karakoç, İsmet Özel ve İbrahim Tenekeci idol olmuştur. Şiirlerimin birçoğunda onların etkisi görülmektedir. Bundan da her zaman için mutluluk duymaktayım. Her yazar, idol benimsediği isimleri yaşatmakla da görevlidir aynı zamanda. Saydığım bu 5 büyük isimden özellikle Zarifoğlu, Özel ve Tenekeci'nin şiirlerinde aforizmaları, ürkütecek boyuttaki benzetmeleri görmek mümkün. Şiirlerinde soyutlaştırmalar dikkat çeker, akıllarda kalır ve "ilgili anlarda" mutlaka hatırlanır.

Özellikle Zarifoğlu'nun şiirleri bu konuda belki bir ilk temsil ediyor. Beyan Yayınları'ndan çıkan "Şiirler" kitabının ilk sayfalarında, onun hakkında yorumlar mevcut.

"Kendinden sonra yazmaya başlayan genç Müslüman şairlere hangi özellikleriyle yol göstermiş olursa olsun, ondan sonrakiler onda ders alınacak bir taraf bulacaklardır. Hem şiirin kendine mahsus kaliteleri bakımından, hem Müslüman bir şairin dünya hayatındaki temayülleri bakımından."
İsmet Özel

"Zarifoğlu'nun şiiri başlangıçta benimkiyle Sezai Karakoç'unki arasında kendine yer arar. O ara bana daha da yakın olduğunu söyleyebilirim. Giderek kendini buldu.. Evet bir "Kabala" var Zarifoğlu'nun şiirinde. Ama cinlerle içli dışlı olmayan bir kabala, bir çeşit yazgı pokerine yönelmiş. Ece Ayhan'a sordum, ona göre "Cahit Zarifoğlu" şiirde yapı sorununu en iyi kavramış bu konuda örnekler gösterilebilecek sanatçılardan biri."
Cemal Süreya

"Türkçe'de hem ahenge ulaşmak hem de duygu iletişimini sağlamanın belki de en çetin bir şairlik görevi olduğu günümüzde, bir de buna "Avucunda kor tutmayı" eklemişti. "Hâl"ini iyiye doğru sürekli yüceltirken, "şiirini" de yeni "hâl"ine uydurma savaşımında idi."
Prof.Dr.Hüseyin Hatemi

İşte bu yorumları okuduktan sonra artık sadece Cahit Zarifoğlu'nun şiirlerine dikkat kesilmek gerekiyor. Önceleri -ki bu konuda birçok yorum sabittir- anlaşılması biraz güç, sonraları ise parıldayan dizelere bırakılıyor zihin.

"Aklımdan çıkmıyorsun dedim / Başka türlüsünü yorgunum anlatmaya.."

"Suyu biz böyle geçeriz / Bizi afet sanırlar.."

"O sabah ezan sesi gelmedi camimizden / Korktum bütün insanlar, bütün insanlık adına.."

"Ne çok acı var.."

İplik gibi ince dizeler, inci gibi zarif şiirler okunmalı. Okundukça tekrar okunmalı..

Yağız Gönüler

13 Mart 2012 Salı

Canetti'nin gizli olmayan yüreği

Elias Canetti'nin kitabını anlatmanın tek yolu, mikrofonu sayfaların arasına yerleştirmek. "Saatin Gizli Yüreği"ndeki hayalgücü atışlarını dinlemek.

"Saatin Gizli Yüreği"nden:

- Bütün figürlerin nasıl gençliğine sızdıklarını seyretti.

- Bir arkadaş oluşturmak.

- Saati kurban ediyor ve gelecekten kurtuluyor.

- Günlük gazeteler yüzünden solmak.

- Hükümdar olarak bellek akrobatı.

- Kaybedenlerin hep haklı çıkacağı bir tarihçilik.

- Ünleri rehin alanlar.

- Adalardan oluşma bir yıl.

- Avrupa büyüklüğünde ve yalnızca dört insanın yaşadığı bir bölge.

- Son korkuyu da üstünden çıkardı.

- Eve geldi. Her şey yerindeydi.Masa eriyip gitmişti. Oturdu ve havaya yazdı.

- Yapmacık öfke nöbetleri tarihöncesine ait.

- Çökmekte olan bilgi onu bir arada tutuyor.

- Kaldıralım sonsuzluğu ondan sonra kim yaşamak ister ki?

- Vicdan girişimleri.

- Sanatı mesafesizliğinde yatan yazar: Dostoyevski

- Gökyüzü pahalı bilgilerle gürlüyor.

- Filozofların iskambil kağıdı biçiminde kısaltılması.

- Konuşma parçalarından oluşma bir adam.

- Hiçbir şiir dünyamızın gerçek resmi olamaz. Dünyamızın gerçek ve korkunç resmi gazetedir.

- Sözcüklere ilişkin doyumsuzluk. Bu mudur ölümsüzlük?

Özgür Kayım