Yakın zamanda kitabının çıktığını öğrenince o kadar
heyecanlandım ki, okumakta kararsız kaldım ya hayal kırıklığına uğrarsam diye.
Ama yine beni şaşırtmadı. Kitabı bir solukta okuduğumu söylersem abartmış olmam
sanıyorum.
“Bu kitapta anlatılanlardan dolayı hepinizden özür diliyorum.
Ama unutmayın: Haydar Bey’in hayatına giren insanlardan biri, sizin anneniz,
babanız, dedeniz ya da uzak bir akrabanız olabilir. Paniğe kapılmayın. Sakin
olun ve ipuçlarını yakalamaya çalışın” diyor Altay Öktem kitabın kahramanı
için.
Peki kim bu Haydar Bey? Günlük hayatta karşılaşsanız,
"ne kibar bir adam" diyeceğiniz, kendisi kadar ilginç bir kedi
besleyen, takvim kâğıtlarından hayat hikâyesini inşa eden, bikini giymeyi çok
seven, bazen sapık, genellikle de katil bir beyefendi kendisi. İşten
çıkarılması ve sonrasında bu çıkarılma meselesinin halledilmesiyle başlıyor
hikâyesi. Cinayeti hayatın doğal akışında sıradan bir eylemmiş gibi
işleyen, polise ihbar edilmeyince hapse girmediği için değil, elindeki son
cesedi parçalamak zorunda kalmadığı için sevinen soğukkanlı bir ruh
hastası.
Kitabı okurken çoğu yerde kahkahalarla güldüm, çoğu yeri
midem kaldırmadığı için hızla okumaya çalıştım, zaman zaman gerildim, ama
kitabı bitirdikten sonra bir süre üzerine düşündüğümde kitabın çok daha büyük
bir derdi olduğunu fark ettim. Haydar Bey, özellikle son zamanlarda artan
haberlerde gördüğümüz katiller gibi bir cani belki de. Ama "hasta bu adam,
sorunlu" deyip geçemiyorsunuz. Altay Öktem bunu yapmanıza izin vermemek
için ince ince dokumuş Haydar Bey'in geçmişini. Babasından gördüğü muamele,
uğradığı taciz, şahit olduğu haksızlıklar. Yakın çevresinden başlayarak toplum
itinayla bir katil yaratmış. Ama bunu o kadar bilindik, her gün duyduğumuz
şekillerde yapmış ki, Haydar Bey için birini öldürmek önemsiz bir hale gelmiş.
Sıradanlaşmış. Şimdi bizim toplumu düşünün. Ya da toplumu boş verin, ilk
öldürülme haberi duyduğunuz anla birkaç gün içinde çok sayıda cinayeti bir anda
duyduğunuz zamanki tepkilerinizi düşünün. Gittikçe sıradanlaşıyor. Gittikçe
şaşırmıyoruz. Aynı derecede üzülüyoruz belki ama tepkimizin gücü gitgide
azalıyor. İşte Haydar Bey, bu normalleşmenin bir katilde vücut bulmuş
hali.
Peki ya "O Adam"ın oğlu ne yapacak? Farklı bir
hayat sürme ihtimali ne? Haydar Beylerin soyunun tükendiği bir an gelecek
mi?
Ümran Kio