5 Mayıs 2016 Perşembe

Bir sırrı başka bir sırla açmak

Göbeklitepe bir “gizli hazine” olabilir. Bu bilgiyle “Dinler Tarihi” başlangıç noktasını kaybediyorsa, “Kâinatın Göbeği” ne doğru bir yolculuk başlıyor. “Ölmeden önce ölmeye” giden gönüllü/meraklılara bir macera vaat ediyor yazar Kaan Demirdöven. Yani istikamet Göbeklitepe. Sırlara erişebilmek için İstanbul’dan yola çıkılıyor. Yazar, “bir sırrı başka bir sırla açmak" için çaba göstermiş. Eklektizmin temel prensipleriyle 15. yüzyıl öncesindeki Anadolu Aydınlanması’na ışık tutmaya çalışan yazar mitolojik öğeleri romanında sık sık kullanmış. “Asıl hikâye, bir kitap bittikten sonra başlayandır.” diyen yazar, “örnek okuru” yönlendirmekte olduğunu söylemektedir. Romanın postmodern ve yapıbozum tekniğiyle yazıldığını söyleyen yazar, bilgiyle kurguyu harmanlamış bu kitabında. Farklı deneyimler yaşayan roman kahramanları mistik dünyalara açılan kapıları aralıyor:

Kilometrelerce uzakta ya da geçmişin bir anında vuku bulmuş olan bir şeye dokunamadığı zannına kapılabilir insan, ama o şeye imgelemen aracılığı ile dokunur. Eski bir kalıntıda, bir filmde ve bir fotoğrafta tanık olduğu şeylere zaman ve mekân ötesi dokunabilen sadece beyindir.

Mabetlerin “simgesel birer ayna” olduğunu, ona bakanın ya da dalanın kozmosun ruhunu kavradığını, hatta bu ruha evrildiğini söylüyor. Yani mabetler aslında kâmil insana ulaşmanın yoludur. Peki, Göbeklitepe arayış içindeki insana ne verebilir?

Oysa yolda yürürken yüklerden kurtulmak gerek ve insanın en büyük ağırlığı da öz benliğidir. Eskiler bu ağırlıkları atma işlemine, ‘nefs terbiyesi’ demişler.

Habil, Kabil, bağ, yıldız, gözlemci, dalga boyu, parçacık, şuur haritası, rüya tabiri, dinamik tarih, hepsi bizi bilinenden çok başka tanımlara açık olmaya zorluyor adeta.

Göbeklitepe-Aden benzerliği en eski bilgilere dayanarak yapılan çıkarımlardan bir tanesi. Göbeklitepe’nin Hz. Âdem ile Hz. Havva’nın yaşadığı yer olma ihtimali üzerinde duruluyor sıklıkla. “T” biçimli heykellerin dairelerle tamamlanması ve uzaylıların bu işte bir rolünün varlığına dair işaretlerin (kozmik inşaat) peşinden gidiliyor. Gizemli bir atmosferi de olan Göbeklitepe üzerine bugüne kadar çok şey söylenmiş. Yerleşik bir düzen olmamasına karşın bu mükemmel mabet nasıl ve hangi imkânlarla yapılmış bilinmiyor. Bir su kaynağı ya da ateş olmaksızın bir mabet yapılmış olması akılları karıştırıyor. Baştan sona gizemli bir maceraya çağıran yazar, Göbeklitepe’yle esrarı çözmeye çalışıyor. Beyazgül Hafiyesi Hafi, ikiz kardeşi Kâfi, Profesör, Hermetik Tarot kartlarına bakan, “Gecenin getirdiği tüm ganimetlerin kıymetini bilmek gerek bu yüzden, zira hayat ancak hayallerle aşılabilir.” diyen Matahari ve diğerleri. Kuantum bombası, kara delik ya da başka bilinmeyenler. Epistemik hafiyenin irfan ve hikmet peşinde Göbeklitepe’ye doğru yaptığı yolculuklar, okuru nereye götürür bilemeyiz ama meraklısı için bir yol haritası niteliğindeki Mabedin Sırrı, Nesil Yayınları'ndan çıktı.

Meral Afacan Bayrak
twitter.com/tarcnckmaz

1 yorum: