Vatan Beldelerine Seyahatler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Vatan Beldelerine Seyahatler etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

13 Ağustos 2024 Salı

Seyahat edebiyatının usta yazarı: Nahid Sırrı

Türk edebiyatında daha çok öykü ve romanlarıyla tanınan Nahid Sırrı Örik piyes, anı, deneme, çeviri gibi değişik türlerde eserler vermiş olmakla birlikte aynı zamanda usta bir gezi yazısı muharriridir.

Nahid Sırrı’nın Anadolu’da Yol Notları (1939), Bir Edirne Seyahatnamesi (1941) ve Kayseri, Kırşehir, Kastamonu (1955) adlarıyla yayımlanmış üç gezi kitabının yanı sıra kaleme aldığı birçok gezi yazısı gazete ve dergi sayfalarında kalmıştır. Nahid Sırrı’nın seyahat edebiyatı ve kültürel bellek açısından önem taşıyan bu gezi kitapları ile muhtelif tarihlerde yazdığı gezi yazılarının tamamı Bahriye Çeri tarafından derlenerek Vatan Beldelerine Seyahatler adıyla okuyucuyla buluştu.

İlk çağlardan bu yana örnekleri görülmeye başlayan seyahat edebiyatı için Anadolu hemen her dönemde seyyahların uğrak yerlerinden biri olmuştur. Osmanlı döneminde de pek çok seyyah Anadolu’yu dolaşmış ve yazdıkları seyahatnamelerde Anadolu şehirlerine geniş yer ayırmışlardır. Osmanlı’nın son döneminde gazete ve mecmuaların yaygınlaşması beraberinde seyahatlere ilişkin tefrikaların yayımlanmasını getirmiştir. II. Meşrutiyet’ten sonra tefrikalar iyice çoğalmış ve Cumhuriyetle birlikte seyahat edebiyatının merkezinde Anadolu coğrafyası ön plana çıkmıştır.

Anadolu’yu tanımak ve onu bilinmeyen bir diyar olmaktan çıkarmak gayesiyle yazar ve şairlerin kaleminden gezi yazıları gazete ve dergi köşelerinde yer bulmuş ardından kitap boyutunda yayımlanmaya başlamıştır. Anadolu’yu yakından tanımaya ve tanıtmaya yönelen Falih Rıfkı Atay, Reşat Nuri Güntekin, Ahmet İhsan Tokgöz, İsmail Habip Sevük, Celal Nuri İleri, Şükufe Nihal, Cenap Şahabettin, Ahmet Haşim ve Nahid Sırrı Örik gibi edebî isimler çeşitli seyahat yazıları ve eserleri kaleme almışlardır.

Seyahat edebiyatına ilgi gösterenlerden biri de Nahid Sırrı’dır. Anadolu gezilerine dair tuttuğu notlardan hareketle samimi ve yalın bir anlatıma sahip olan pek çok gezi yazısı kaleme almıştır. Seyahat edebiyatına dair bir yazısında vatan beldelerini ziyaret etmenin önemini belirten Nahid Sırrı, bu yerler hakkında izlenimlerin sadece Avrupalılara değil bize de birçok şey öğreteceğinin altını çizmektedir.

Gezip gördüğü Anadolu şehirleri hakkında gözlem ve tespitlerini kendine özgü üslubuyla dile getiren Nahid Sırrı’nın özellikle eski eserlere ve medeniyetlere duyduğu ilgi, bu eserlere dair verdiği ayrıntılı bilgilere yansımıştır. Ayrıca seyahate çıkmadan önce gideceği yerlerin tarihi ve coğrafyası hakkında yazılmış bazı kitapları okuyarak esaslı bir malumata sahip olduğu ve bu bilgilere yazılarında yer verdiği görülmektedir. Nahid Sırrı, gezi yazılarında Evliya Çelebi Seyahatnamesi başta olmak üzere kimi tarih ve coğrafya konulu kaynaklarından çeşitli bilgileri okuyucuya aktarılmaktadır. Gittiği yer hakkında bilgi verirken batılı yazarların (Lamartine, Lady Montegu, Noélle Roger, Pierre Loti, Charles Texier) Anadolu hakkında yazdıklarından da bahsetmekte ve bilgi yanlışlarından söz ederek eleştirel bir bakışla değerlendirmektedir.

Nahid Sırrı, Anadolu’yu ilk defa babası Hasan Sırrı Bey’in Rüsumat Müdürü sıfatıyla Karadeniz sahilleri gümrüklerini teftişi sırasında görür. Daha sonra çevirmen olarak Ankara’da Maarif Vekaleti’nde çalıştığı yıllarda Karadeniz, Marmara çevresi, Trakya ve İzmir dolayları ile Kayseri’ye kadar İç Anadolu’yu gezmiş ve edindiği izlenimleri yazıya dökmüştür.

Yazar gençlik yıllarına tekabül eden 1916 başlarından 1928’e kadar Avrupa’da bulunmuş, Tiflis’ten başlayarak Berlin, Paris, Viyana, Roma, Kopenhag’a kadar Batı şehirlerini dolaşmıştır. Ancak sağlığında kitap olarak yayımlanan gezi kitaplarında Avrupa izlenimlerine hiç yer vermemiştir. Avrupa’ya dair gözlemlerine muhtelif konulardaki kitaplaşmamış yazılarının satır aralarında tesadüf edilmektedir.

Anadolu gezilerini tren, otomobil, otobüs, sal, at vs. gibi çok çeşitli ulaşım araçlarıyla gerçekleştiren Nahid Sırrı yolculuk esnasında yaşadığı sıkıntıları bir zahmet ve zorluk olarak görmemesi dikkat çekicidir. Gittiği yerlerde daha çok muallim, müfettiş, maarif müdürü, doktor, kaymakam, nahiye müdürü gibi devlet görevlileri ve eşraf ailelerinden kimselerle temas kurmuş kimi zaman da onlarla etrafı gezip dolaşmıştır.

Vatan Beldelerine Seyahatler’de Nahid Sırrı’nın üç gezi kitabının yanı sıra muhtelif zamanlarda gazete ve dergilerde neşredilen Kırşehir, Yalova, Bursa, İzmit ve Silivri’yi anlattığı gezi yazıları da yer alıyor. Bu gezi yazıları içinde özellikle Bursa’ya dair olanlar dikkat çekicidir. Çünkü Bursa yazarın hem babası hem de dedesinin doğdu aile köklerinin olduğu bir şehirdir. Çocukluk yıllarında birkaç defa gittiği Bursa’ya daha sonra da seyahat etmiş ve Osmanlı’dan Cumhuriyet’e şehirde gördüğü değişimi yazılarında ele almıştır.

Nahid Sırrı, gezdiği yerlerin edebiyat ile bağını önemsemiş ve orada yaşamış şair ve yazarlardan da bahsetmiştir. Örneğin Kayseri’de kaldığı tarihi lise binasında Faruk Nafiz’in edebiyat hocası, Behçet Kemal’in de talebe olarak bulunduğu söylemektedir.

Nahid Sırrı’nın gezi kitapları ile dergi ve gazete sayfalarında kalmış yazılarını gün ışığına çıkaran Vatan Beldelerine Seyahatler daha önce kitaplaşmış olan İstanbul Yazıları, Ankara Yazıları ve yakında yayımlanacak olan Seyahat ve Seyahat Edebiyatı Üzerine Yazılar ile bir bütün olarak gezi edebiyatımızda kuşkusuz önemli bir yer teşkil ediyor.

R. Rüveyda Okumuş
twitter.com/ruveyda_okumus