SAYFALAR

27 Şubat 2013 Çarşamba

Bir zihin açıcı olarak İsmet Özel

1944 yılında Söke'li bir polis memurunun altıncı oğlu olarak Kayseri'de doğan İsmet Özel, memleketimizin hem şiir hem de fikir alanında namlusu her daim sıcak bir silah gibi. Fikirlerini kurşun, şiirlerini yara olarak kabul edersek, belki canımızı kurtarabiliriz. Kalemini bir yakın dövüş ustası gibi sert kullanan İsmet Özel'in hem şiirlerinin hem de fikriyâta dayalı yazılarının kafa kurcalayan bir yapısı olduğu kadar, kafa açıcı bir tarafı olduğu da, bu ülkenin başkentinin Ankara olması kadar hakikatli bir durumdur.

"Itrî dinlemekten sıkılan bir adamın Süleymaniye'nin mimarisinden tad alabileceğini mümkün sayamayız. Hâfız Post'a yaklaşamamış olan birisi Doğu medeniyetinin (daha da daraltalım: Osmanlı Medeniyetinin) övgüsünü yapıyorsa ne yaptığından habersiz bir kimsedir şüphesiz."

"Zor Zamanda Konuşmak", ilk baskısı 1984 yılının ocak ayında Çıdam Yayınları tarafından yapılmış bir fikriyât kitabı. Bendeki, 1990 yılının mart ayında yapılan ve bir sahafta bulup aldığım 4. baskısı.

İlginçtir, ilk sayfasında arapça "Bismillahirrahmanirrahim" yazılmış. Ya okuyan bunu yazdı ya da kitabı İsmet Özel bu şekilde imzaladı. Bilmek isterdim, bilmiyorum.

Bu kitap İsmet Özel'in gazete yazılarından oluşuyor dersem çok yavan olur, izah etmek isterim. Bu kitap bir denemeler kitabıdır. Doğu ile batı sorunsallarının karşılaştırmalarından tutun da, bireyin tavrı, aydının zihin yapısı, şu anda yaşadığımız güncel veya geçmiş, gerek konuşma gerekse ifade etme sıkıntılarının sebepleri, müthiş akıcı bir üslupla yazılan önermelerle okuyucunun önüne seriliyor.

"Basit gözlemlerle anlaşılacaktır ki, insanın bağlı olduğu ahenk hangi seviyede ise o insanın düşünme seviyesi de aynı seviye çevresindedir. Bağlı olduğu ahenk dolmuş şarkıları, gazino müziği seviyesinde olan insan dünyayı aynı seviyeden kavrayabilir. Ahengi bayağılaşmış olan millet düşüncesinin yeniden ele geçirilmesi gerektiği düşüncesine ulaşmakta bile güçlük çekecektir. Türkiye'de arabeskin zaferi ile bankerlerin zaferi birbirine paraleldir."

Görüşlerine ister katılın ister katılmayın, İsmet Özel'in zihin açma konusunda öyle bir üstünlüğü vardır ki her yeni veya eski kitabında bunu kesif biçimde fark edersiniz. Kitabı okurken bazen yorulabilirsiniz, sakın okumaktan vazgeçmeyin. Gerçekten kaybınız olur. Çünkü bundan tam 29 yıl önce yazılmış bir kitabın nasıl olur da hala güncel meselelere ışık tutabildiğine hayretli gözlerle ve meraklı zihninizle şahit olacaksınız. Bir el fenerinin pili bitebilir, ama bu, aydınlatma özelliğini yitirdiği anlamına gelmez.

"Yazar kendini okuyucunun kabul edeceği şeyleri söylemekle sınıflandırmış, kendini alkış sağlayacak bir alana hapsetmişse sahte bir yazardır... Eğer okuyucu yazardan okuyucunun istediği türde ve düzeyde bir metin bekliyorsa, aslında o yazıyı okumuyor, teftiş ediyordur."

Meselenin ve kitabın özü şu ki; İsmet Özel okumak bu vatan toprakları için de, bu vatan topraklarında kitap okuyan insanlar için de nimettir. Dolayısıyla kitap için "okumaya değer" dersem terbiyesizlik yaparım. Okunması gerek(t)ir, okuyun. Bir zihne sahip olduğunuzun farkına varmak için, tahayyül gücünüzü artırmak için, nitelikli bir üslubun tadına varmak için okuyun.

Yağız Gönüler
twitter.com/YagizGonuler

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder