Waldo Sen Neden Burada Değilsin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Waldo Sen Neden Burada Değilsin etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

25 Şubat 2013 Pazartesi

İsmet Özel'i anlamak isteyenler için kılavuz

"Thoreau, ABD’nin Meksika’ya karşı yürüttüğü emperyalist savaş sırasında konan nüfus başına vergiyi, "ödediği dolar bir adam öldürmek üzere, başka bir adam veya tüfek satın almaya yaramasın" gerekçesiyle vermeyi reddedince bir gece hapiste yattı. Kendisinden ondört yaş büyük olan ve birçok özgürlükçü düşünceyi kendisiyle paylaşan Ralph Waldo Emerson, telâşla arkadaşını görmek üzere onun hücresine girdiğinde aralarında şöyle bir konuşanın cereyan ettiği anlatılır:

- Henry, neden buradasın?
- Waldo, sen neden burada değilsin?"

Kitaptan aktardığım iki dava arkadaşının şu kinaye yüklü konuşmasına bakılırsa öncelikle okunması gereken kitapların İsmet Özel’in Henry, Sen Neden Buradasın 1-2 olduğu düşünülebilir. Ancak hem yazarın Waldo Sen Neden Burada Değilsin kitabını daha önce yazdığı hem de kendisine şu tür soruların yöneltildiği düşünülünce ilk olarak bu kitabın okunması daha yerinde olacaktır:

İsmet Özel neden Mülkiye’de sosyalist öğrencilerden müteşekkil Fikir Kulübüne üye oldu?
Mülkiye’yi neden bıraktı?
Neden İşçi Partisi’ne üye oldu?
Neden Deniz Gezmiş ve arkadaşları asılmasın diye başlatılan imza kampanyasını destekledi?
Neden İslâmcı oldu?
Neden Türkçü oldu?

Bu ve benzeri soruların tümü "Henry, sen neden buradasın?" babındadır. İsmet Özel kitaba "Waldo, Sen Neden Burada Değilsin" ismini vererek kendisine yöneltilen onca "İsmet Özel, neden oradasın" sorusuna adeta cevap vermiş ve biz okuyuculara "siz neden oradasınız?" diye sorarak düşünce dünyamıza bir kama sokmak ve mütecessis tarafımızı uyandırmak istemiştir.

Yukarıda sorulan soruların cevapları birleştirildiği takdirde bir İsmet Özel masalı oluşturulmuş olur. İsmet Özel de zaten bu kitabı kendisi üzerine kurulan bir masalı yıkmak istediği için yazdığını söyler:

"Herkes kendi masalını yıkmalıdır. Ben burada kendi masalımı yıkmaya çabalayacağım. Bunu başarabilirsem hem kendi insanlığım karşısında sahip olduğum sorumluluğun gereğini yerine getirebileceğime hem de başkalarıyla insanca ilişkiler kurmanın zeminine katkıda bulunabileceğime inanıyorum. Benim bu çabamı izleme zahmetine katlanan kişilerin (belki dostların) de kendileri hakkında uydurulmuş masalları yok etme yolunu benimseyeceklerini umuyorum."

İsmet Özel’in masalı ise kısaca şöyledir:

"Bir varmış bir yokmuş. Bir şair İsmet Özel varmış. İyi şiirler yazarmış. Nasıl olmuşsa bu İsmet bir gün komünist olmuş. Derken efendim, bir komünist olarak da iyi şiirler yazmayı başarmış ve hatta böylelikle yıldızı parlamış. Gel zaman git zaman, İsmet Özel’in duyguları, düşünceleri, inançları değişmiş (masalın her varyasyonunda bu değişmenin sebepleri muhtelif) ve Müslümanlığı bir hayat yolu olarak benimsemiş. Ama işe bakın ki adam iyi şiirler yazmaya devam etmiş. Eh, o erdiyse muradına, biz de çıkabiliriz kerevetine."

Her masalın gerçeklik tarafı vardır. Yoksa bir masalın içinde olduğumuzu anlayamayız. Biliyoruz ki gecenin varlığı gündüzün varlığı ile mümkündür. Bu masalın gerçeklik tarafı ise İsmet Özel’in her zaman iyi şiirler yazıyor oluşudur. "Bir şairin düşünce dünyasındaki değişmeleri en iyi şiirlerinden anlayamaz mıyız?" diye bir soru sorabilirsiniz. İsmet Özel de bu soruyu soracağımızı bildiği için bize bir yol çizmiş, masalları yıkmak için:

"Eğer şiir anlatılamayan bir şeyin anlaşılır kılınmasında bir görev üstlenmişse, Kötü Şiirler’den başlayarak yazdıklarım tarih sırasıyla, yani Sevgilime İftira (hayata iftira demektir bu), Kanla Kirlenmiş Evrak, Karlı Bir Gece Vakti, Propaganda, Tahrik, Çözülmüş Bir Sırrın Üzüntüsü, Esenlik Bildirisi, Amentü sırası gözetilerek okunursa yaşadığım geçiş sürecinin işaretleri fark edilebilir."

Ben illaki İsmet Özel ne demek istiyor anlayalım demiyorum. Ancak üzerine konuşulmasın diye hep bir kenara itilmeye çalışılan ancak, şairin bunun için özel bir gayreti de olmamasına rağmen, hep göz önünde bulunan İsmet Özel’in ne demek istediğini anlamamız belki kişisel olarak problemlerimize çözüm üretmeyebilir (sonuçta kaçımız şair hastalığından muzdaribiz?) ancak meselelere bakarken beynimizin kullanılmamaktan ve havalandırılmamaktan rutubetlenmiş ve örümcek ağları ile dolmuş arterlerinin açılması bakımından faydalı olur. Uzun lafın kısası, İsmet Özel cins bir kafadır, okuyucunun kafasını açar ve bu kitabında da neden kafa açtığını anlatmaktadır. Mademki bir masaldan uyanmanın en kolay yolu uyanmaktır, herkesin diline pelesenk olan İsmet Özel masalından uyanmanın yolu da bu kitabı okumaktır.

Muhammed Faruk Özcan