Haydar Ergülen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Haydar Ergülen etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

6 Aralık 2012 Perşembe

Koynunda kedi besleyenlere

"Kedilerden hoşlanmayan insanlardan uzak durun."
- İrlanda atasözü

"Üzgün Kediler Gazeli", ilk baskısı 2007'de yapılan, üçüncü baskısını Kırmızı Kedi'de Mart 2012'de yapan bir kitap. Bu da şu anlama geliyor; yıllar geçer, biz sadece iç çekeriz. İç çektikçe de şiir okuruz. Haydar Ergülen'e Metin Altıok Şiir Ödülü'nü kazandıran bu şiirleri, bir kedinin hem inceliğini hem de asaletini taşıyor. Şair, şiirlerini okurken bir kediyi bizim koynumuza sokuyor, kedi mırıldarken biz de onu seviyoruz. Dizelerin altını çizmek gibi.

"O bir çay istemişti, trenin içinde
Biz tren yolcusuyduk, çölün içinde
Ben yalnız kalmıştım, senin içinde
Oysa kaç kişinin yerine sevmiştim seni!

Aşkı geçtik, gözlerini açabilirsin."


7 bölümden oluşan kitapta Haydar Ergülen'in 1992'den 2007'ye kadar yazdığı şiirler bize kimi zaman nefes oluyor, kimi zaman da gazel. Şairin en sevdiğim özelliği kelimeleri yormadan, kafaları karıştırmadan ve duyguları abartmadan, dizeleri çok sağlam temellere oturtması. Biz de şiir okuyucusu olarak bu sağlam temellerin üzerine kendi duygularımızı ekliyoruz ve ortaya çıkan eseri -adı her ne olursa olsun- keyifle izliyoruz.

"Lambası hep açık yüreği bir şair feneri
İçli bir şiirdir onda insan olma hüneri."


Yaşayan en kıymetli şairlerimizden biri olan Haydar Ergülen'in şiirleri bana kalırsa birçok farklı ruha hitap edebilir. Ama önceliğiniz kedi sevmek olmalıdır. Zira kedi sevmiyorsanız, aslında birçok şeyi de sevmiyorsunuz demektir. "Kediler duyguları konusunda dürüsttürler, insanlar ise duygularını gizlerler" demiştir Ernest Hemingway. Ustanın bir bildiği mutlaka vardır dememe gerek yok çünkü görünen köyde kılavuz dağıtılması yasaktır.

"Kedilerimin kardeşiyim, inceliği ve mahcubiyeti onlardan öğrendim
Beni turnasız türkülerin beni solgun bir kedinin kalbinde unuttular."


Bir kediyi beslerken yaşanan hislerin bütününü hatırlatacak şiirler daima vardır.

Yağız Gönüler
twitter.com/YagizGonuler

2 Aralık 2012 Pazar

Hayatımızdan düşen ilk yaprak: çocukluğumuz

"Şair, yenilgiyle başlayan adamdır
Şiire!"

Keder ödünç bir şey midir? Belki de, kim bilir. Şimdilik 6 baskı yapan "Keder Gibi Ödünç", Haydar Ergülen'e Cemal Süreya Şiir Ödülü'nü kazandırmış bir kitap. Şair, her ne kadar "mırıldandığım şeylersin" dese de, çocukluktan yaşlılığa ve hatta topraktan göğe uzanan bir yolculuğa çıkarıyor bizi. Emniyet kemeriniz takılı olduğu müddetçe sarsıntılardan korunuyorsunuz. Olası bir okuma yorgunluğu ise dizeler arasındaki dönüşlerde kalp ritminizi harekete geçirebiliyor.

"Çocuktum, ayıramazdım ha aşk ha zeytin
Aşkı yazsam kağıttan utanırdım, o benden mahcup
Zeytine uzansam dalından kırılırdım, benden de çocuk
İkisini de gözle toplamayı sonra öğrendim."


Haydar Ergülen'in şiirlerinde harflerin gülüştüğünü, hayvanların asil duygularını ve doğanın kuvvetli anlatımını bulmak mümkün. Her bir dize resmen "benim kıymetimi bilin" deyip altını çizdiriyor.

"Galiba insanın yakışıklı bir kalbi olmalı önce
Sık sık tozu alınmalı, parlatılmalı aynalı sözlerle
Benimse kâlp hususunda cilalı bir cümlem bile yok
Mırıldandığım sözlerin çoğu ondan gelse de."


"Kırmızı Kedi"yi tebrik ediyorum. Özellikle şiire değer verip şiir kitaplarını ayrı güzellikte basmaları, kapaklarındaki kusursuz tasarım ve rahat okunabilirlik tek kelimeyle takdirlik. Alıntıyla bitirmek pek huyum değildir ama kendimi tutmak istemiyorum: "Alınyazısıdır şiir, elyazısı geveze."

Yağız Gönüler
twitter.com/YagizGonuler